YOLDA OLMAK ELAZIĞ GEZİ REHBER

Keşfedenler
Keşfedenler

Elazığ, Doğu Anadolu Bölgemizin Yukarı Fırat Havzasında yer alan, Anadolu kültürüyle yoğrulmuş, kendine münhasır bir kent. Anadolu tarihi içinde, coğrafi konumu, kültürü, sanatı, müzik ahengi ve edebiyatı ile farklı zenginliklere sahip nadide illerimizden. Giyim kuşamından, halk oyunlarına, özgün musikisinden yöresel yemeklerine ve konuşma ağzına kadar kültürel açıdan tam bir Anadolulu.

Onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış olmanın birikimi ve tarihi şehir bölgesi Harput’un birçok ticaret ve seyahat yolunun önemli bir durağı olması, şehrin kültürel ve sanatsal açıdan zenginleşmesini sağlamış. Farklı etnik kimliklerle bir arada yaşamanın getirdiği etkileşimin doğal sonucu kendine has, renkli ve hoş motifleri olan benzersiz bir kültür oluşmuş.

Anadolu’nun kültür miraslarından Elazığ’ın nesi meşhur? Doğrusu hayatının 20 yılından fazla zamanını orada geçirmiş biri olarak saysam bitmez. Dünyaca ünlü nadir bulunan vişne rengi mermeri, her bir yanından tarihi eser fışkıran eski şehir bölgesi Harput’u, Türkiye’nin ilk büyük yatırımlarından Keban Barajı, giderek azalan ustaların el emeği sekiz köşe şapkası, meşhur öküzgözü üzümü ilk aklıma gelenler.

Doğuda hemen her düğünün ve kına gecesinin vazgeçilmezi çayda çıra oyunu, eski Harput evlerinde halen sürdürülen kürsübaşı geleneği, orciği, çedene kahvesi, Şavak tulum peyniri, Ağın leblebisi, badem şekerini de sayabilirim. Mutfağı ise tam bir gizli hazine.

Tüm bu kültürel ve sanatsal zenginliğinin arkasında uzun yıllar yerleşim olmasının getirdiği zengin çok kültürlü yapısının ciddi katkısı var. Anadolu’da Elazığ’ın yeri ayrı; hem Doğulu hem Batılı karakterini çok iyi harmanlamış. Elazığ’ın Doğuya göre Batılı, Batı’ya göre Doğulu olduğu söylenir.

Yazının devamını okumak için tıklayınız.